Temmuz Ayı Portresi: Yüksel Önaçan

Ayın Portresi / Ayın Portresi

ÖZGEÇMİŞ:Eğitimci- Gazeteci-Yazarİlköğrenimini Emirdağ'da, ortaöğrenimini Bolvadin, Eskişehir, Afyon'da (Hamidiye Öğretmen Lisesi'ni dışarıdan) tamamladı. Yüksek öğrenimini Eskişehir I.T.I. Akademisi, Diyarbakır Eğitim Enstitüsü, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde sürdürdü.30 yıl Afyon, Ağrı, Almanya ve Eskişehir'de öğretmen ve okul müdürü olarak çalıştı. Başbakanlık, çeşitli bakanlıklar, Afyon ve Eskişehir valiliklerinden, İl Milli Eğitim Müdürlüklerinden takdir, taltif, beraat, teşekkür belgelerine layık görüldü.1995 yılında Eskişehir'de Okul müdürü iken emekli oldu. Endüstri Müh.- Dz. Yük. Müh. Yzbş.- Yük. Müh. Mimar,- Makina Müh. olan çocukları vardır.Emekliliğinden sonra yurtdışı gezilerine çıkıp, konferanslar verdi. Almanya'da evlendi; ama Anavatan'ına dayanamayıp, geri döndü, boşandı. Bekar olup, seyahati, doğayı, sinema ve tiyatroyu, sosyal aktiviteleri, müziğin her türlüsünü sevmektedir.Zaman zaman TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda öyküleri seslendirilmektedir.Yazdığı Göç romanının diğer ciltlerini yazmak için ortam aramaktadır.

Temmuz Ayı Portresi: Yüksel Önaçan - Emirdag.gen.trESERLERİ:
1. Gazete ve dergilerde 1500'ün üzerinde makale, öykü,
2. Köşe Yazıları. Ank. Doğuş Matbaası, 1987
3. Emirdağ Üzerine Düşler ve Ümitler. Eskişehir Anadolu Ün. Matbaası, 1988
4. Göç (Roman) . Eskişehir, Uğur Ofset. 2003
5. İte Düşen Sevgiler (Makaleler)
6. Çevir Kebap Yanmasın (Makaleler)
FOTOĞRAF:
Temmuz Ayı Portresi: Yüksel Önaçan - Emirdag.gen.tr
DÜBEŞ ŞİİR
duymadım bu sazın ritmini hiçbir yerde
beni gece çamının serinliğine
bir palmiyenin sıcaklığına götürüyor
kuru bir yürek gibi çakıllar
sessizce çöreklenmişler
bir vadinin derinliğine
kartallar yüksekte uçuyor
kargalar leş saçıyor
seyircileri GÜNEŞ...
duymadım bu sazın ritmini hiçbir yerde
beni yıldız ışıltılı gözlere
ılık ılık kulağımı okşayan sözlere odaklıyor
beynim uyarılmasın diye çektiğim perde
ritmin darbelerinden nasıl yırtılmış
ritmin gölgesinde aşkı aklıyor
devlerin aşkı büyük olurmuş
bunu diyen bir balon uçurmuş
tüm devler olmuş bir KEŞ...
duymadım bu sazın ritmini hiçbir yerde
yalnızlık teknesinde yoğurdum acılarımı
almış okyanus sislerinin kollarına atmış
okyanus düşleri ağarmadık uykuya yatmış
bulutlar ağlayıp ağlamama belirsizliğinde
yüreğim ölümüne sevecek susuz vadinin sessizliğinde
vadideki susuz taşları gözyaşlarım sular
gözlerime değil kulaklarıma o sazın ritmi dolar
nedir nedir diye sorarım kendime kavramlarda EŞ...
duymadım bu sazın ritmini hiçbir yerde
beni gece çamının serinliğine
bir palmiyenin sıcaklığına götürüyor
kuru bir yürek gibi çakıllar
sessizce çöreklenmişler
bir vadinin derinliğinde
her aşkın zaman dilimlerinde sırlar yatar
hayatta pek çok kişi düşeş atar da
aşkta görülmemiş hiç atan DÜBEŞ...