Referandum Üzerine... / Hüseyin Akçay

Köşe Yazıları / Melih Can Kalender

Şehirlerin, ilçelerin meydanları 2-3 haftadır gümbür gümbür. Bir tarafta “evet” diyenler, diğer tarafta “hayır” diyenler. Peki hiç merak ettiniz mi; bu meydanlarda bağıranlar neye evet diyor, neye hayır diyor?
Malum bizde pek referandum geleneği olmadığı için, seçim havasında geçiyor bu zamanlar. Meydanlarda bağıran siyasi liderlerde referandumun içeriğinden çok günübirlik polemikleri konuşuyorlar. O siyasilerin yerine referandum paketini biraz biz inceleyelim. Bakalım ülkeye daha çok demokrasi getireceği konuşulan değişiklikler neler?

  1. Pozitif ayrımcılık, yani kadın-erkek eşitliği konusunda yeni tedbirler alınmasını öngörülüyor. Madde olumlu bir madde gibi gözükse de, bu konu hakkında neler yapılacağı, ne zaman yapılacağı gibi hiçbir bilgi barındırılmıyor. Bu bakımdan sadece rötuşlanmış bir anayasa maddesi demek pek yanlış olmaz.
  2. Sendikal haklar veriliyor. Bir kişi aynı iş kolunda birden fazla sendikaya üye olabilecek. Memura toplu sözleşme hakkı veriliyor. Madde yine işçinin ve memurun iyiliğine gibi gözükse de maddeyi iyi okumak gerek. Birden çok sendikaya üye olma hakkı vermek zaten 80 sonrası güçleri iyice azalan sendikaları daha zayıf hale getirmek, pasifize etmek anlamına geliyor. Memura verilen toplu sözleşme hakkı ise, şu anda uygulanan toplu görüşmenin isim değiştirmiş hali; çünkü memura verilecek zam konusunda uzlaşma kurulu karar veren organ olacak ve bu kurul hükümet tarafından oluşturulacak. Memnuniyetsizlik durumunda ise; memura kararı mahkemeye taşıma yetkisi verilmeyecek. Memurlarımız açısından çok da iç açıcı bir madde değil.
  3. Vergi borcu yüzünde yurtdışına çıkamayanlar için düzenleme getiriliyor. Açıkça karşı olunması gereken bir madde. Türkiye’de yıllarca vergi ödemeyip soluğu Avrupa’da Amerika’da alanlar çoğalacak.
  4. Yüksek Askeri Şura kararları sivil yargıya açılacak. Yani irticai faaliyetten ordudan uzaklaştırılan birisi mahkemeye gidip tekrar dönme fırsatı bulacak. Orduya siyasetin daha fazla alet edilmesi anlamına gelen bir madde.
  5. Anayasa Mahkemesi’nin yapısı değişecek. Üye sayısı 17’ye çıkarılacak. Bunlardan 4 tanesini Cumhurbaşkanı, 3 tanesini Cumhurbaşkanı’nın atadığı YÖK, 3 tanesini de iktidarda çoğunlukta olan parti seçecek. Yani çoğunluk günümüz iktidar partisinin elinde olacak. Yargının tamamen siyasallaşması.
  6. Demokrasilerde uzlaşma vardır. Toplumun tüm kesimlerinden dernekler, sendikalar, siyasi partiler vs. bir araya gelerek isteklerini belirtirler ve anayasa bu doğrultuda düzenlendiği takdirde halk anayasası olur. Şu anda hazırlanan anayasada bunların hiçbiri olmamıştır.
  7. Darbe anayasası bundan önce 16 kez değişti. Bu 17 oluyor. Abdullah Gül atanmadan önce Cumhurbaşkanı’nın yetkilerinin çokluğundan bahseden hükümet bu sözleri unuttu; hatta yetkilerini artırdı. Darbe anayasasının getirmiş olduğu YÖK halen yerinde sapasağlam durmakta. Son olarak; referandumda insanlara mantıklı gelen ve mantıksız gelen maddeler var; fakat bunu seçme imkanınız yok. Size mantıklı gelen maddeye evet deyip, diğerine hayır diyemiyorsunuz. O yüzden iyi düşünüp son kararı vermekte fayda var. Referandumlar takım tutar gibi partiye oy atmak için yapılmaz.

Hüseyin Akçay