Türklere Özgürlük!
Köşe Yazıları / Şerife Özdemir
Dünya´nın hemen hemen heryerinde yaşayan Türklere ´Özgürlük´ istiyorum. Mesela AB, Türk açılımı yapsın... Kendi içerisinde ki insan hakları ihlallerini görmeden, Türkiye´de ki insan hakları ile kafayı bozan AB, önce Belçika´da ve tabi ki tüm Avrupa´da yaşayan Türklere söz hakkı versin! Yıllarca ikinci sınıf vatandaş muamelesi gören biz Türkler, Avrupa´nın en pis işlerinde çalıştığımız yetmezmiş gibi, yaşanan haksızlıklar karşısında susmamız gerektiği de bulunduğumuz ülkeler tarafından bizlere dayatılmış..
Ya Türk dernekleri?
Avrupa´nın heryerinde binlerce Türk derneği olmasına rağmen ´Türkiye´de ki açılım ile ilgili bir kelime sarfedemiyorlar!
İsterse bir açıklama yapsınlar.. Ödenekler kesilir, hatta dernek fişlenir, üyelerde faşist damgası yer! Birebir görüşmelerde yazmamak kaydı ile ağzına geleni sayanlar iş basına yansımaya gelince ´Dut yemiş bülbüle dönüyorlar´
Dışı Türk logosu, içi meçhul Sorosçu!
Ödenek almaya tenezzül etmeyenler ´ki bunlar çok azdır´;
Onlar paşa paşa, korkmadan, sıkılmadan açıklamalarını yaparlar...
Oysa ödenek alan da almayanda ayaklanıp yapılanlara rest çekse herşey çok farlı olurdu...
Ama ´Vatan mı çıkar mı´
İşte meselenin özü de burada gizli!
Yıllarca sayısız faaliyet yapan dernekler kime faydalı olmuş? Tarikat derneklerinden bahsetmiyorum. Onlar birbirine sahip çıkıyor ne hikmetse! Onlar beyin yıkadıkça bizim dernekçiler ´kuzu kuzu´ bakıyor!
Bugüne kadar hangi Türk gençliğine sahip çıkılmış?
Gençlerimizin çoğu dağılmış, kız çocuklarımızın çoğu asimile edilmiş, örf ve adetlerimizden soyutlanmış!
Peki bu kadar faaliyet gösterdiğini iddia eden dernekler, Türk gençliğine Türk tarihini öğretebilmiş mi?
Ben hemen söyleyeyim, ´HAYIR´ !
Öğrettiğini iddia edenler de bağlı bulundukları siyasi görüş ve çevrenin istediği tarihi gençlere aktarmış.
Peki, dernekler iş yapmıyor mu? Yapmaz olur mu!
Dantel, mantel ,Türk mutfağı, seramik, göstermelik Türk şölenleri....
İş Türk toplumuna kendi tarihini öğretmeye gelince;
´Aman biz mi uğraşacağız bu gençlerle´ deyip geçerler...
Türklere Özgürlük istiyorum!
Buralara TÜRK CUMHURİYETİNE BAĞLI OKULLAR İSTİYORUM. Açmıyorlarsa kapatsınlar Türkiye´de ki Robert´i, St Josephi, St Micheli, Alman lisesini....
AB´nin, AKP hükümetinin ´Anası, babası belli olmayan açılımına´ tam destek vermesi ne garip değil mi?
Avrupa´da yaşayan Türklere yönelik bir açılım var mı acaba AB´nin kafasında, ki bu açılıma bu kadar sıcak bakıyor?
Türkiye´yi etnik onlarca parçaya ayırmak için her yolu deneyen, kilise çanından ruhban okullarının açılmasına kadar her türlü baskıyı yapan şu ´Garb cephesinde´ ezan sesinin yasak olması, Türklere yönelik baskı ve asimilasyon politikası bu ortaklaşa hareket eden adamların iki yüzlülüğü değil mi sizce!
Bizlere neden açılım uygulanmıyor?
Bir bilene sordum!
Cevap
´Ankara elini masaya vurmadıkça sizin bu konulara girmenizin mümkünatı yok!´
Yani AKP hükümeti Türkiye´de Türklerin özgürlüğünü baskı, şiddet, asılsız iftiralar, davalar, izinsiz dinlemeler, hukuksuzluklarla kısıtlayarak, AB´nin içerisinde yaşayan Türk toplumunun da sesini kesiyor.
Yoksa Almanya´da asrın yolsuzluk davası olarak kabul edilen Deniz Feneri gibi davalara, örneğin Belçika´dan bir tek sivil toplum kuruluşunun bile tepki vermemesi başka nasıl açıklanabilir?
AKP çok iyi biliyor ki, AB´de yaşayan Türk toplumu ve STÖ´leri silkinip böyle şeyleri sorgulayacak olursa, ucu AKP iktidarına ve onun temsil ettiği görüşe bağlı onlarca dernek ve yardım kuruluşu faciası bekliyor kendilerini.
İşte bu yüzden kendilerine Avrupa´da susturulmuş, bastırılmış, istendiğinde kendi ülkesinde aç yokmuş gibi kuzu kuzu Tanzanya´da kesilecek kurbana para yağdıracak bir toplum lazım...
AB´nin zaten niyeti belli.
Türkler konuşmasın, Türk ve Türkiye düşmanları borozanlarını Avrupa Birliği´nin her kurumunda bağıra bağıra konuşabilsin. Biz vatanımızdan uzak bunları yaşarken şimdi öz vatanında olan Türk milletimiz bunları çekmeye başladı!
Vay canına..!
Avrupa Türkiye´ye olmayan demokrasisini ihraç ediyor...Ama hayali ihracat olduğu açık ortada!
Peki diğer malum dernekler?
Hani şu terör destekçisi, ermeni diasporasından beslenen, bölücü derneklerden bahsediyorum
Onlar AKP iktidarı geleli daha bir coştular, ağa kesildiler buralarda...
Özgürlük onlara, demokrasi onlara, AB´nin bütün kapıları onlara açık, Türkiye karşıtı her konu masaya yatırılabilir, hatta kırmızı bültenle arananlar, AB kurumlarında konferans dahil herşeyi verebilir.
Suç kimde mi?
Başımıza sözde aydın kesilen, Atatürk cumhuriyeti ve ordu karşısında ´TARAF´ olduklarını saklamayan, ikinci cumhuriyetin ´ZAMAN´ı geldiğini utanmadan söyleyebilen, başlarında ki sulak gözlü adamların ´SAMANYOLU´ altında ağlayarak cumhuriyeti bölme çalışmalarına manşetlerinde yer veren, sözde gazeteci kesilen şu ´besili danalar´ , şu vatanını satma meraklıları yok mu?
İşte bütün suç bu adamlarla, bu adamları adam ettiğini iddia edenlerde
Toprak neymiş, vatan neymiş bilmeyen, bilenlere de faşist damgası vuran b....tan adamlar yok mu?
Türkiye´ de ´özgürlük´ maskesi adı altında yürütülen ´sözde demokrasi açılımını´ destekleyen AB ve tüm dünya, Türk milletine acaba ne kadar ´demokrasi´ uyguluyor?
Bunu hiç sordunuz mu kendinize?
AKP hükümeti ´AB yolunda tüm kurumları feda ederim´ diyor. Hatta analar ağlamasın diye lanse ediyor yaptığı PKK açılımını!
Kimin anası ağlamayacak?
İzmir´de Erdoğan´ın miting konuşmasında ´Bundan sonra şehit olmayacak mı, olacak´ diyen başbakan neyin açılımını yapıyor?
Yani mehmetciğimizin anasının ağlamaya devam edeceğinin sinyallerini verdi, çok güvendiğiniz başbakanınız!
Sorun neyi nasıl göstermek istediğinizle alakalı..Dünyanın herhangibir yerinde şu yaşananlara tepki verecek basın ve medya, bizde iktidarın sekreterliğini yapıyor.
Yani sorun ´besili danalar´ !
Dağdan inen katiller bir ay sonra Diyarbakır´da meydana çıktı. Görüntüler yine aynı, ama bu defa bir toplantıda şunları söylüyorlar
Dağdan inen kattiler : ´Hükümet Öcalan´ın verdiği yol haritasını açıklamalı´ diyor
O haritayı biz Türkler görebilir miyiz zahmet olmazsa?
TÜRKLERE ÖZGÜRLÜK İSTİYORUM